Vali Altıparmak, Erzurum’da ilk toplantısını kurum amirleriyle yaptı
Bürokratlara yeni dönemde yapacağı çalışmalarla ilgili bilgi veren Vali Ahmet Altıparmak, şımarıklık ve şovmenliği sevmediğini belirterek, iş yapmanın esas olduğunu ifade etti. Altıparmak, kendisini orkestra şefine benzeterek, “Oluşturacağımız iklimi hep beraber oluşturmamız lazım” dedi.
HABER MERKEZİ
Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, Hükümetin kendisini orkestra şefi olarak görevlendirdiğini belirterek, “İşleri en güzel şekilde yapmak, benim kişisel gayretim ile değil, vali yardımcılarıyla yaptığım çalışmalarla değil, sizler ve sizlerin altında olanlarla ancak mümkün olur” dedi.
Vali Ahmet Altıparmak, Erzurum’da ilk toplantısını bürokratlarla yaptı. Polisevinde kurum temsilcileriyle kahvaltıda buluşan Vali Altıparmak, çalışma metodlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Hükümetin kendisini orkestra şefi olarak görevlendirdiğine vurgu yapan Vali Altıparmak, işleri en güzel yapmanın yolunun sadece kendisinin kişisel gayreti ile değil, kurum müdürleriyle ve onların altındaki çalışanlarla mümkün olabileceğini ifade etti.
Bütün kurumların kendileriyle ilgili işleri hızla yapmak durumunda olduğuna dikkat çeken Vali Altıparmak sözlerini şöyle sürdürdü: “Her çalıştığım yerde ayda bir kez birim amirleriyle bir araya geliyoruz. Bazılarınız her ne kadar sık sık karşılaşıyor olsanız bile, eminim bir çoğunuz çok nadiren bir araya geliyorsunuz. Şunu bilmemiz lazım ki biz büyük bir aileyiz ve birbirimize her daim yardımcı olmak durumundayız. İşlerimiz birbirini tamamlayan işlerdir. Dolayısıyla herkes, her birim işini yapmakla mükelleftir. Bütün kurumlar kendileriyle ilgili işlerde yardımcı olmak ve işleri hızlı yapmak durumundadır. Bu günler sizlere de bana da verilmiş bir fırsattır. Yarın emekli olduğumuzda ve ayrıldığımızda bu işler neden yapılmıyor, neden aksak gidiyor diyebilmemiz için daha da önemlisi kendimize saygımızdan dolayı, çocuklarımıza iyi bir gelecek hazırlamamız açısından, konuya vakıf olabilmemiz lazım. Neden yapamadığımızı kendimize izah etmemiz lazım. Bu ülkeye bir borcumuz var, bu millete borcumuz var. Onun içinde mutlaka bu günleri en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım. En azından alt kademelere bunu hissettirmemiz ve bu iklimi oluşturmamız lazım.
“İşi Yaparsanız Beklediğinizin Üzerinde Manevi Haz Alırsınız.”
Büyük bir orkestranın şefi olarak hükümet beni görevlendirdi. Bu işleri en güzel şekilde yapmak, benim kişisel gayretim ile değil, vali yardımcılarıyla yaptığım çalışmalarla değil, sizler ve sizlerin altında olanlarla ancak mümkün olur. Benim bir başarım olacaksa bunda sizinde payınız olacaktır. Sizlerin başarısında da bizlerin payı olacaktır. Öyle anlar olacak ki görüşemediğiniz bakanlıklarla, siyasilerle biz devreye girip görüşeceğiz ve sorunu çözeceğiz. Oluşturulan bu iklimi, yatırımcıyla ve vatandaşla ilgili nasıl daha etkin ve daha hızlı hale getirebiliriz, onun hesabını yapmalıyız.
Benim için her biriniz 100 üzerinden 100 sünüz. Benim için güven esastır, samimiyet esastır. Haz etmediğim şımarıklıktır, haz etmediğim şovmenliktir. İşi yapmak esastır. İşi yaparsanız beklediğinizin üzerinde manevi haz alırsınız. Samimiyetle çalışıp alt kademelerdekilerini çalıştırmanın yollarını arayalım. İşiniz olduğunda vali yardımcılarıyla görüşebilirsiniz. Hallolmadığında ise benimle görüşmek için kapım açıktır. Oluşturacağımız iklimi hep beraber oluşturmamız lazım. Bu manada hep birlikte gayret göstereceğiz.
Zaman çok hızlı geçiyor, göz açıp kapayana kadar yıllar akıp gidiyor. Süre önemli değil, kaldığınız süre içerisinde o süreyi nasıl kullandığınız ve önceki arkadaşlardan farklı neler yaptığınız önemlidir.
“Akıllı insan etrafındaki insanların aklını kullanandır”
Akıllı insan etrafındaki insanların aklını kullanandır. İstişari mahiyette, alttaki insanlarla mutlaka görüşün ve fikirlerini alın. Devlet aklı ayrıdır, akademik akıl ayrıdır, STK aklı ayrıdır, uzmanlık aklı ayrıdır. Kendinizin başarılı olması için mutlaka başkalarını dinlemek zorundasınız.
Hepimiz bu çarkın, bu sistemin, bu dişlilerin, birer parçasıyız. Ben ayrıyım, ben gayrıyım yoktur. Devlet bir bütündür. Herkes bu sistem içerisinde çalışacağını bilsin ve başarının yollarını bu şekilde arasın. Ben elimden gelen gayreti gösteririm, elimden gelen desteği veririm bundan dolayı ne yorulurum, ne usanırım, ne de bıkkınlık gösteririm.
“Makamımız ve Mevkimiz Her Şeyimiz Değil”
Makamımız ve mevkimiz her şeyimiz değil. Bize biçilen süre içerisinde bu görevi yaparız, kısmetimiz kadar bu görevde kalır, kısmetimiz kadar yer içeriz. Bunun içinde, cümle alem bir ayara gelse ne fazlasını ne eksiğini yaptırabilir.
İnancımız gereği işinizi sağlam yapın. Allah diyor ki; işinizi sağlam yapın. Sağlam yapmak yetmiyor güzel yapın. Allah işlerini güzel yapanı sever. Sağlam yapacağız, güzel yapacağız ve diğer kurumlara da yardımcı olacağız.”