Ümraniye’de polis memuru Şeyda Yılmaz’ın 26 adet suç kaydı bulunan Yunus Emre Geçti tarafından şehit edilmesi ve adliyeye götürülme görüntülerinin yankıları sürerken benzer bir olay Ordu’da yaşandı.
Dur ihtarına uymayan uyuşturucu madde kullanmaktan sabıkalı Adem Topçu, Jandarma Astsubay Çavuş Mehmet Fatih Çangır’a çarparak şehit etti. Topçu’nun tıpkı Yunus Emre Geçti gibi adli sicili kabarık çıktı. Her ikisinin ortak özelliği ise uyuşturucu kullanıyor olmaları.
Polis katili Yunus Emre Geçti’nin annesinin konuşmasını izlerken hiç şaşırmadım. Anne Pınar Geçti, her olayda polise sığınıp ‘alın bu çocuğu’ diye yalvardığını anlattı, kameralara.
Polis her şikayette alıyor almasına da adliye kapısından uzaklaştırma kararı verilip gönderiliyor!
***
Ülkenin her yanında uyuşturucu kullandığı için ailesine eziyet eden, saldıran, gündüzünü geceye çeviren belki de binlerce sorunlu çocuk var!
Erzurum’da buna benzer durumda olan onlarca anne, baba sayabilirim…
Hele hele bu şehir gibi kapalı toplumlarda evladının uyuşturucunun pençesinde olduğunu bilen, utandığı için her türlü eziyete rağmen polise, savcıya gidemeyen nice anne babalar var!
Üstelik bunlar toplumda sosyal ve ekonomik statüye sahip olan aileler…
Siz utanıyor deyin ben itibar diyeyim, sonuç değişmiyor ama!
Şikayet etse ne olacak ki?
Bir gece karakolda kalıyor sonra serbest…
Yasalardaki boşluk toplumu günden güne eritip bitiriyor. Bir canavara Şeyda kızımızı şehit verdik, daha fazlasını vermeyelim.
***
Son yıllarda kentte işlenen cinayetlerin büyük kısmı uyuşturucu kaynaklı. Ya para bulamadığı için ya da fazla uyuşturucu aldığı için işlenmiş o cinayetler!
Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesine göre kullanmak için uyuşturucu madde veya uyarıcı madde alan ya da satan kişi, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası alıyor.
Oysa toplumda açtığı yara ne 2 yıl ile ne de 5 yılla tamir ediliyor. Artık toplum haykırıyor, yasalar bugünün şartlarına cevap vermiyor!
***
Hatırlayın 2000’li yıllarda bu ülkenin başına kapkaç denen bir terör musallat olmuştu. Sokaklar adeta Teksas’a dönmüştü. 2005 yılında Yeni TCK, ‘kapkaç’ suçunu ‘nitelikli hırsızlık’ kapsamına aldı ve alt sınırı 7 yıl hapis cezası ile belirledi. Suç oranı bir anda düştü. Çünkü kimsenin gözünün yaşına bakılmadı.
Şimdi yasama organlarının bu işi yeniden ele alıp toplumun feryadına kulak vermesi lazım…