Şöyle salim kafayla bir etrafınıza bakın, neler oluyor diye. Her yanı şiddet, yalan, iftira sarmalı kaplamış durumda!
Kimse kimseye güvenmiyor, kimin gücü kime yetiyorsa alaşağı ediyor…
Ülkede yaşanan şiddet artık kadınlardan ziyade çocukları vuruyor. Ciddi bir adalet yoksunluğu yaşıyoruz. Her kadın ve çocuk cinayetinde ayağa kalkıp haykırıyoruz.
Sonra…
Hayat kaldığı yerden şiddet ise artarak devam ediyor!
Durup düşünüyor muyuz bize ne oldu, nereye gidiyoruz?
Aile içinde bile can güvenliğinin olmadığı bir toplumda nasıl yaşanır?
Sadece caydırıcı yasalar bizi korur mu?
Korumaz, koruyamaz…
Temeli sağlam olmayan hiçbir şey ayakta duramaz…
Küçük çocukların cinsel saldırıya, şiddete maruz kaldığı bir ülkede normal hayat devam edemez, etmemeli…
Adalet Bakanlığı Adli Sicil İstatistik Genel Müdürlüğü’nün 2023 yılına ait adalet istatistikleri son yıllardaki vahameti gözler önüne seriyor. Verilere göre savcılıklara gelen çocukların cinsel istismar suçu dosya sayıları 2015 yılından bu yana ikiye katlanmış. Çocuklara yönelik cinsel istismar suçu 2015 yılında 100 iken, 2023 yılında bu sayı 194’e yükselmiş.
Ülkede her şey hızla tüketiliyor, insanlık, din, inanç, kültür ve ahlak…
Bizi var eden her ne varsa yerle bir edilmiş durumda!
Oysa bu ülkede bırakın ailesinin küçük bir kızı korumasını köy, mahalle, sokak, yaşadığın her nereyse oranın sakinleri her ferdi kendi evladı, kendi kızı gibi korur kollardı. Koca bir toplum aile gibi yaşardı. Çocuklara özen gösterilir, baş tacı edilirdi.
Şimdi geldiğimiz noktaya dönün bir bakın, ne teyze anne yarısı, ne amca baba yarısı, hatta anne ve baba…
Kendimizden bile koruyamıyoruz bu çocukları, kadınları!
Kendimizle ne kadar övünsek azdır, bize bırakılan bu vatanı, bu kültürü hoyratça kullanıp yok ettiğimiz için…
Şimdi bu kadar adaletsizlik içinde adalet bekliyoruz…
Leyla için, Narin için sözde eylemler yapılıyor!
Küçük çocukları dağlara kaçıranların cinayete kurban giden bir kız için timsah gözyaşları dökmesini izliyoruz. Bu ülkeye kurşun sıkan, küçücük çocukları terörist yapanlar sokaklarda ‘hükümet istifa’ diye haykırıyor!
Hiç utanmadan sıkılmadın sesleri gür çıkıyor. Bu ülkeyi topla tüfekle yıkamayanlar işte bunların eli ile ufak ufak yıpratıyor.
Topyekün bir temizlik lazım bize, birde sarsılmayan bir adalet. Zira geç gelen adalet, adalet olmuyor…
Dereye çuval içinde bırakılan sadece küçük Narin’in bedeni değil, çürüyen yok olan insanlığımızdı…