Ben bu satırları yazdığımda, terör örgütünün ele başları Kandil’de geri çekilme ile alakalı basın toplantısı yapacaktı.

Neler söylendi bilemiyorum.

Ancak basına yansıyan resimlere bakılırsa Kandil’de Belediye binası bile var.

Teröristler mağaralarda değil modern yaşam alanlarında, binalarda hayatlarını idame ettirmekteler.

Burada aklıma gelen soru şu;
T.S.K.yıllardır hava operasyonlarıyla Kandili bombalamıyor muydu..?!

Bu binalar ayakta sağlam bir şekilde duruyorsa uçaklarımız nereyi bombaladı..?

Sorular çok ancak ben sadece bunları sormakla yetineceğim.

***

Ülkemiz;

Adına BARIŞ SÜREÇİ denilen ve kimsenin tam olarak ne olduğunu bilmediği,

Belli bir düzen içinde yinelenen, ilerleyen, gelişen olaylar dizisi yaşamaktadır.

Biz kiminle barışıyoruz..?

Ülkede bir iç savaş mı var ki biz barış yapıyoruz..?

Yada,

PKK,terör örgütü değil de devlet mi ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti onlarla barış yapıyor..?

Bu sürecin sonunda ne olacaktır.?

Federasyon mu.?

Özerklik mi.?

Terör örgütü neden birden bire geri çekilmeye karar verdi..?

Ne verdik.?
Ne aldık..?

Bu akil insanlar kimdir.?

Kimin teklifidir.?
Ne anlatacaklar.?

Yoksa bu insanlar toplum mühendisliği yaparak,

Atatürk’e iftiralar…

Halkın sürece bakış algısını değiştirmeye mi çalışacaklar.?

Bu sürecin Türkiye Cumhuriyeti’ni bölünmeye götürmeyeceğinin garantisi nedir..?

Bu ve benzeri sorular bende dahil bu SÜRECE muhalefet edenlerin endişelerini yansıtmaktadır.

Başbakanımız geçenlerde yaptığı açıklamada sürece karşı olanları,

(Gittikleri her yerde)Akilleri protesto edenleri ÇAPULCU diye nitelendirmişti.

Oysa;

Sayın Erdoğan, şu anda TÜRKIYE CUMHURİYETİ’nin Başbakanıdır.
Herkesin ve her kesimin haklarını korumak ve düşüncelerine saygı duymak,eşit mesafede olmak durumundadır…
Evet,

Bir “SÜREÇ” yürütülmektedir.

Ancak;
Bu “SURECE” destek verenler olabileceği gibi,
Karşı çıkanlar, destek vermeyenler, hatta gösteri yapanlar,
Yani;
Demokratik haklarını kullananlar da olacaktır.
Bu gayet normaldir. Onun için,

Sürece karşı olanların hassasiyetleri mutlaka gözetilmelidir, dikkate alınmalıdır.

Bu itibarla;

Herkesin bir fikri var ve kimse diğeri gibi düşünmek zorunda değildir.

Zira;

Bu sürecin sonu SANDIKTA belli olacaktır…

Süreci destekleyenler HAİN olmadığı gibi,

Karşı olanlarda ÇAPULCU değildir.

Son olarak şunu söylemek isterim.

Tüm gelişmeler ve basına yansıyan resimler gösteriyor ki;
PKK terör örgütü, artık siyasallaşmış siyasi parti olmuştur.
Askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin ŞEHİT olduğu yaralandığı,sakat kaldığı
Kanlı eylemlerin emrini veren,
Yöneticileri de SİYASETÇİDİR artık.
BDP’lilerin DEMOKRATİKLEŞME dedikleri bu olsa gerek.

Son söz;

Bu ülkede eğer ÇAPULÇU varsa,onlar Kandil’deki ve İmralı’daki teröristlerdir..!