Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Kadıoğlu, Türkiye’de suların kirlendiğini söyledi.

Cengiz DURULAR / ERZURUM

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Kadıoğlu,  DSİ Erzurum 8. Bölge Müdürlüğü tarafından İl Özel İdaresi Meclis Salonu’nda düzenlenen, “Havza Koruma Eylem Planı” toplantısında, su ve havzalar konusunda değerlendirmede bulundu. Ülkedeki suların kirlendiğini ifade eden Müsteşar Yardımcısı Kadıoğlu, “Sularımız gerçekten kirleniyor. Nereden kirleniyor? Sanayileşmeden ve insan unsurlarından ötürü kirleniyor. Bununla alakalı olarak özellikle gelişmiş ülkeler bu tür politikalarını daha önceki yıllarda bitirmişlerdi. Bizler de bu tür politikaları takip etmek ve insanımıza daha iyi bir gelecek bırakmak maksadıyla çalışmalarımızı son beş yıldır hızlı bir şekilde yürütüyoruz” dedi. Ülkedeki havzalarla ilgili etkin çalışmalar yaptıklarını ifade eden Kadıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye gelişiyor, dünya değişiyor. Bir tarafta sanayileşme, bir tarafta nüfus artışı, bir tarafta kırsal alandan kentlere göç olayı beraberinde bazı çevresel sorunları da getirmektedir. Bizler bugün itibariyle çevresel sorunları, suyla alakalı politikaları bugün belirlemezsek ileride büyük sıkıntılar yaşayabiliriz. Türkiye’nin konumu gerçekten çok önemlidir. Hem coğrafik hem de politik olarak da çok önemli… Bu manada plan ve politikalarımızı bugün hazırlamazsak ileri de sıkıntı çekebiliriz. Su arzı sürekli aynı kalıyor, ama nüfus, sanayileşme ve baskıcı unsurlar artıyor. Nedir bunlar, kirleticiler, sanayileşme, fabrikalar ve noktasal kaynaklar sürekli suyumuzu kirletiyor. İşte bu manada biz bakanlık olarak bu tür negatif etkilerin önüne geçmek amacıyla plan ve politikalarımızı geliştirmek ve havza bazında bu çalışmaları yapmak üzere yetkililerimizin katıldığı ortamda TÜBİTAK-MAM (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Marmara Araştırma Merkezi) ile yapmış olduğumuz protokolle 11 havzamızın bütün çalışmalarını bitirdik. Biz ülkemizde bulunan 25 havzayla ilgili olarak havza koruma planlarını inşallah bitirmiş olacağız.”

Ergene Havzası

KİRLİLİK HALK SAĞLIĞINI ETKİLİYOR

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Kadıoğlu, Ergene Havzası ile ilgili çılgın bir proje geliştirdiklerini ifade etti. Müsteşar Yardımcısı Kadıoğlu, “Ergene Havzası çok kirlenmiş. Bu havzayla ilgili bir eylem planı hazırlandı. Yani 2014’ün sonunda İstanbul’un çılgın projesi varsa Ergene ile alakalı olarak da bir çılgın projemiz var. Bütün bu kirletici unsurlar temizlenecek. Borularla deniz deşarjı yapılacak. Bu çok önemli bir projedir. Bunu başarabilmek için oldukça plan ve politika geliştirmek gerekir. Bu havzada da Çoruh, Aras, Dicle ve Fırat ile alakalı plan politikalarımızı geliştireceğiz. Kurum ve kuruluşlarla çalışacağız. Planlamanın, denetlemenin ve izlemenin olmadığı yerde başarı olmaz” diye konuştu.

“Su hayattır”

DSİ 8. Bölge Müdürü Sabahattin Çapkınoğlu da, havza eylem planlarının önemine vurgu yaptı. Çapkınoğlu, “Bölgemizde Dumlu Dağı’ndan doğan Karasu Nehri ile Ağrı ilinden doğan Murat Nehri’nin birleşmesinden meydana gelen Fırat Nehri Keban Barajı göl alanına ulaşmaktadır. Fırat-Dicle Havzası Havza Koruma Eylem Planı’nın hazırlanması aslında bu coğrafyada suyun korunması noktasında neler yapılabilirliğin araştırılması ve su kirliliğinin önüne geçilmesi demektir. DSİ çalışanları olarak bizler 47 bin kilometre alanda suyun zararlarını önleme, suyu koruma, kollama ve kullanma görevlerini üstlenmekteyiz. Su hayattır. Bir adım daha ileri gidersek, su sizin kontrolündeyse hayattır. Bizler gün geliyor suyun hırçınlığına gem vuruyoruz, kendi yatağında seyrü seferini yapmasını sağlıyoruz, taşkın zararlarını önlüyoruz. Gün geliyor suyun gücüne güç katıyoruz, enerji üretiyoruz, gün geliyor sanayimizin, şehrimizin, köy ve kasabaların su ihtiyacını karşılıyoruz, gün geliyor suyu köylümüzün ve çiftçimizin tarım arazilerine götürüyor, ürünlerinin suya olan hasretini gideriyoruz. Aslında buluttan düşen her damlaya ayrı saygı göstermemiz, değer vermemiz gerekmektedir” şeklinde konuştu.