Şu bir gerçek ki;
Güneydoğu’da terörle, olağanüstü hal uygulamalarıyla,
Şiddet ortamında ve silahların gölgesinde büyüyen, 20-30’lu yaşlarda öfkeli bir Kürt nesil var.
Bunu kabul etmemiz lazım.
Amma;
Ülkenin diğer bölgelerinde de,
Her gün şehit cenazelerinin kaldırıldığı,
Ocakların söndüğü,
Molotoflarla insanların yakıldığı,
Psikolojik bir şiddet ortamında büyüyen,
Çıkan olayları bilen, gören, takip eden, 20-30’lu yaşlarda öfkeli bir Türk nesil de var.
Bunu da herkesin, hepimizin kabul etmesi lazım.
İşte böylesi bir ortamda BDP.’lilerin Karadeniz gezisine çıkması,
İnsanların zaten diken üstünde olmasına, endişesine, şüphesine sebep olan,
‘Açılım sürecini’ anlatacağız demesi,
Bana göre tam bir provokasyondur.
O bölgede neyle karşılaşacakları ve büyük olayların çıkacağı belliydi.
Sinop ve Samsun’da provokasyonu yapan halk değil, BDP Milletvekilleri olmuştur.
Sen her gösterinde, kongrende, toplantında örgüt bayrağı açıp,
Terör ele başısının posterleri ile dolaşıyorsun.
Sayın diyorsun.
Gerilla diyorsun.
Amca diyorsun.
Molotof atıp,taşlarla haşır neşir oluyorsun.
Tüm bunları yapanlara liderlik edip, kol kanat geriyorsun.
Polisi tokatlayıp,
Ona silah çekiyorsun.
Esnafın ve kamunun malına zarar veriyorsun.
İnsanların sinir uçlarına dokunuyorsun.
Devlete Millete meydan okuyorsun.
Tüm bunları da,
Saklama gereği bile duymadan, herkesin gözü önünde yapıyorsun.
Sonra ne yapıyorsun..?!
Sanki bunların hiçbiri olmamış gibi,
Tüm bunlar yaşanmamış gibi,
Bu Milletle ALAY eder gibi,
Barış, kardeşlik ve demokrasiden bahsediyorsun.
Geziye çıkıyorsun.
Böylesi bir geçmişin varken, insanları bu kadar tahrik etmişken,
Gideceğin her yerde böyle karşılanman normaldir…
Çünkü;
Sizler samimi değilsiniz. Samimi olmadığınızı da bu halk biliyor.
Kaderin cilvesine bakın ki;
Polise silah çekip tokat atanlar, Sinop ve Samsun’da polise sığındılar..!
Bu parti, eğer barış ve kardeşlik konusunda samimi ise,
Bunu gerçekten istiyorsa,
Türk Halkına samimiyetlerini ispat etmek zorundadır.
Bunu için yapacakları bir şey var.
Tam 584 GÜNDÜR,
3 ASKER,
1 POLİS ve
1 KAYMAKAMIMIZ terör örgütünün elinde rehine..!
Onların bir an önce evlerine, ailelerine kavuşmalarını sağlarlar.
Olay bu kadar net ve açıktır.
Dün;
Bursa, Erzurum..
Bugün;
Sinop ve Samsun’da çıkan olaylar göstermiştir ki;
Türkler ve hassasiyetleri dikkate alınmadan, yok sayılarak bu iş çözülemeyecek.
Çünkü;
Halk,
‘Barış süreci’ denileni,
‘Silahların bırakılması olarak’ algılamıyor.
Ülkeyi bölmek diye algılıyor…
Kürt sorunu diyorduk,
Türk sorunu yarattık..!
Son Söz;
Rüzgar eken,fırtına biçer..!