Başbakan Tayyip Erdoğan, dün gece NTV ve Star TV’nin ortak yayınına katıldı.
Gündeme dair önemli açıklamalar yapan Erdoğan Batı ülkelerinin Türkiye’deki terör sorunun çözülmesini istemediğini söyledi. Almanya, Fransa gibi ülkelerin PKK’ya destek verdiğini ifade eden Başbakan şöyle konuştu:
Terörü çözmemizi Avrupa istemiyor
Terör sorununu çözmemizi birinci derecede Batı istemiyor. Açıkça söylüyorum. Almanya, Fransa istemiyor. Ülkelerinde terörist başlarına cirit attırıyorlar. Parasal kaynak oralarda. İskandinav ülkeleri bu işe yataklık yapıyor. Onların yüzlerine bunu söylediğim için burada da açıkça söylüyorum. Hem terör örgütü diyeceksiniz hem de ülkelerinizde barındıracaksınız. Milyonlarca Euro buradan teröre finansman olacak.
CD’leri dinliyorum şoke oluyorum
Başbakan, Balyoz davasıyla ilgili ‘Türkiye’de balyoz yok muydu’ sorusuna da yanıt verirken “CD’leri dinliyorum şoke oluyorum. YAŞ toplantılarında beraber olduğumuz arkadaş. İnanın dinlemesem inanmayacağım” dedi. Erdoğan’ın açıklamaları özetle şöyle:
Demokrasi adına önemli
(Türkiye’de Balyoz yok muydu?) CD’leri dinliyorum şok oluyorum. YAŞ toplantılarında beraber olduğumuz arkadaş. Yolculuklarımızın olduğu arkadaş. İnanın dinlemesem inanmayacağım. Nasıl olur böyle bir şey diyorum. İlk defa bir sivil mahkemede böyle bir sürecin olması aslında Türk demokrasisi adına çok önemli. Burada Türkiye bir değişimi dönüşümü demokrasi adına yaşıyor. Bundan dolayı aleyhte bazı kampanyalar yürütenler ki bana göre cılız bir kampanya bu. Artık Türkiye’de halkın kazanması, milletin kazanması çok önemli, demokrasinin kazanması çok önemli.
O zaman küresel sermaye Türkiye’ye çok daha farklı itibar edecektir.
Kimse hain diyemez
(CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği ABD elçisinin geçtiği kriptoda Amerikalı muhalif generallerle anlaşıldığı iddiasına) Bunların hepsi palavra ya. Ben Kılıçdaroğlu’ndan tazminat almaktan bıktım. Ama o tazminat ödemekten bıkmadı. Bu da yargıya gidecek. Çünkü orada kullandığı bir ifade var: Hain. Bir ana muhalefet lideri veya siyasetçi bu ülkenin başbakanına hain diyemez.
27 Nisan muhtıra değil
(Darbe ihtimali ortadan kalktı mı?) 27 Nisan’ı ben bir muhtıra olarak değerlendirmeyi düşünmüyorum. O kadar güçlü bulmuyorum. Çünkü onun hiçbir fiili yanı yok, yaptırımı yok. Sadece bir açıklama yapmışlardır bir bildiri okumuşlardır ama ertesi gün hükümet gerekli olan değerlendirmeyi yapmış asıl muhtırasını hükümet vermiştir.
Son anket
Son gelen önümde beş tane firmanın anket sonucu var. Şu anda biz 52.1’de görünüyoruz. CHP 24.2, MHP 13.3, BDP 6.2’de görünüyor, tablo bu. Kabinede değişiklikleri yapmak her zaman için olağandır.
En önemli enstrüman MİT
Başbakan olarak arkadaşlarımı daha önce Emre Taner döneminde de İmralı’ya, Oslo’ya gönderdim. Yine bunu gerekli gördüğümüz anda yaparız. Burada farklı alanlara da gireriz, bu konuda da en önemli enstrümanımız MİT’tir.
Terörle iç içe olanla olmaz
Nasıl olacak da ben teröristle yanak yanağa olan bir eşbaşkanla konuşacağım. Şehit anaları, bir başbakan olarak beni masada gördüğü zaman onlar ne der? Bir şehit annesinin gözyaşını bunların hiç birine değişemem.Siz bölücü terör örgütüyle omuz omuza yürüyecekseniz onların yeri parlamento değil Kandil’dir. Ama parti kapatılmasına karşıyım o çok açık ve net.
Başkanlık sistemi oynuyoruz
Türkiye’de sistemi oynuyoruz şu an. Bakan yardımcılığını getirdik. Bu başkanlık sisteminin dolaylı uygulamasıdır. Başkanlık sistemi olabilir. Yarı başkanlık olabilir veya partili cumhurbaşkanı olabilir. Nasıl şu anda Sayıştay’ı parlamento seçiyorsa burada aynı şekilde yargıyı parlamento seçebilmeli. Böyle bir sürecin de başlaması gerekir.
Hükümlüye 24 saat eşle görüşme odası
Başbakan Erdoğan, Balyoz davasında “baba ve kocalıktan men” kararının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu: “Men falan söz konusu değil. Size yeni bir şey söyleyeceğim. Bunu magazin olarak değerlendireceksiniz. Mahkûmlarla ilgili, belki buna tutukluyu da katacağız. Eşler birbirleriyle, diyelim ki 24 saat, cezaevi dışında belli yerlerde hazırlanmış odalarda görüşebilecek. Türkiye’de böyle bir uygulama yok, ilk defa biz başlatacağız. Yani eşiyle bir araya gelme imkânını vereceğiz ki aile görüşmesi olarak böyle bir adımı atacağız. Bu ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm olanlar için bile geçerli olabilecek, yeter ki o süre içinde onlar, oradaki şartlara uygun hareket etmiş olsun. Oradaki ağlama vesaire hepsi anlık, doğaldır, duyguların dışa vurulmasıdır.”
Açılımdan vazgeçmedik
EKİM ayı siyasete, devletin zirvesinden gelecek 2 önemli mesajla başlayacak. Başbakan Tayyip Erdoğan, pazar günü yapılacak partisinin kongresinde, “demokratik açılımdan vazgeçmedik” mesajı vereceği belirtilirken, ertesi gün TBMM’nin yeni yasama yılı açılışında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “adil yargı” ve “yeni anayasa” vurgusu yapacak. Erdoğan partisinin kongresinde, terör örgütüyle mücadele konusunda yeni adımlar atarken, açılım konusundaki tavırlarında değişiklik olmadığını anlatacak. Önümüzdeki dönemde Yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden, Doğu ve Güneydoğu bölgesine yapılacak yatırımlara kadar örnekler verecek olan Erdoğan, konuşmasının bu bölümünü “sosyal restorasyon” olarak tanımlayacak.