Palandöken’e ve Erzurum’a yazık olur
Yıl 2011 Universiade şehrimiz için büyük bir milad sayıldı. Kış Turizmi konusunda bir anda Türkiye’nin ve dünyanın gündemine oturdu. Öyle ki artık kış denilince akla gelen ilk şehir olmak iddiaları konuşuldu. Aradan geçen zaman içerisinde aynı iddiaları taşıyan yeni şehirler yeni projelerle gündeme geldiler. Gerçi bu bir tatlı rekabet olmalı elbette ancak biz bu durum karşısında nasıl bir taktik geliştirmeliyiz, önemli olan budur. Hiçbir tesisimizin boş kalmaması gerekiyor. Gerek müsabakalar, gerek antrenmanlar, gerekse turistik etkinliklerle boş geçirecek tek bir günümüz bile yok.
2011 ile başlayan kış turizmi heyecanının her sene artarak, devam ettirilmesi için şehrimizin sivil kanaat önderleri, kurum, kuruluş temsilcileri işbirliği halinde yeni organizasyonları tertiplemeli ve bu tatlı heyecanın el ayak dolaşmasına fırsat vermeden kazanımlarına ulaşabilmeliyiz.
Fakat özellikle son günlerde Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile Kayak Federasyonu Başkanı hemşehrimiz Özer Ayık arasında yaşanan tatsız olaylar ister istemez bu sektöre darbe vuruyor. Hafta sonu Palandöken’deki tesislerin çalışmaması çok büyük bir olumsuzluktu. Kısır çekişmelerin ilimize ve tek umudumuz olan kış turizmine zarar vermesine müsaade etmemeliyiz.
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç çok genç bir bakan. Federasyon Başkanı Özer ayık ise yıllarını kayak sporuna adamış bir isim. Ama bizim için ne sayın bakanın gençlik öngörüleri ne de Özer Ayık’ın hemşehrimiz olması bir şey ifade etmiyor. Bizim için varsa yoksa Palandöken’in profesyoneller tarafından temsil edilmesidir. Eğer Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bu tesisleri daha iyi işletecekse ve bu konuda bir tecrübe varsa, bir de bu kurumu denemekte fayda vardır.