Geçimini ayakkabı boyacılığı yaparak sağlayan Ömer Tan, kaleme aldığı şiirlerle gönüllere hitap ediyor. Allah vergisi yeteneğiyle tezlere konu olan şairle, yoğun ilgi gören ‘Mürekkep’ adlı şiir kitabını konuştuk. “Mürekkep büyüyecek, gönülleri dolduracak. Akıllara yelken olacak, Türkiye adında bir ailesi ve yuvası olacak” diyen Tan’ı diğer meslektaşlarından ayıran en büyük özelliği kazandığını bilgi, birikim, edebiyat ve sanatı için harcaması.
3 çocuk babası
Edebiyat dünyası, onu yazdığı şiirlerle tanıdı. Tezlere bile konu olan 45 yaşındaki Ömer Tan, bir dönem seyyar satıcılık yaparak geçimini sağladı. Kendisinden alışveriş yapanları okumaya ve edebiyata yönlendiren şairin şiire olan ilgisi ortaokul yıllarında başladı. Necip Fazıl’ı örnek aldı, Akif’i okudu, kazandığını edebiyat için harcadı. Şuan geçimini ayakkabı boyacılığı yaparak sağlayan evli ve 3 çocuk babası Tan’ın gönülleri cezbeden dili, Türk akademik dünyasının da dikkatini çekti. Hakkında tez hazırlanan şair, ulusal festivallerde jüri üyeliği de yaptı. Küçük bir boyacı sandığı içerisine büyük bir dünyayı sığdıran gönül adamının mısraları toplumsal sorunlara ışık tutuyor. Şair Tan, küçük bir çocuk olarak nitelendirdiği ‘Mürekkep’i şöyle anlattı:
‘Üstadlarımdan doğdum’
“Yıllarca yüreğimde beslediğim çocuk bu. Doğan bir çocuğun vermiş olduğu sancılarla doğdu bu çocuk. Adını Mürekkep koyduk. Allah nasip ederse Mürekkep büyüyecek, gönülleri dolduracak. Akıllara yelken olacak Türkiye adında bir ailesi ve yuvası olacak. Ben üstatlarımdan doğdum, Mürekkep de benden doğdu. Bakalım Mürekkep’ten neler doğacak. Bunu da zaman gösterecek. Toplumsal sorunlar, milli, manevi ve sosyal içerikli şiirler var kitabımda. Şair ve sanat hakkındaki görüşlerimi ‘Poetika’ başlığı altında belirttim kitabımda…”
Toprakların kültürünü yansıtacak
Hakkında tez hazırlanan Ömer Tan, kitabıyla ilgili düşüncelerini şöyle aktardı:
“Atatürk Üniversitesi’nde görev yapan hoca ve öğrencilerden yoğun ilgi gördüm. Kitabım ilgiyle okunuyor. Ayrıca Edebiyat Fakültesinde okuyan bir öğrenci benimle ilgi tez hazırladı. Ben bu tezin ardından kitabımı çıkardım. Hedeflerim arasında bu toprakların kültürünü yansıtacak her türlü faaliyeti yapmaya çalışacağım. Ben kitabımın arka kısmına profilimi yazdım. Ortaokul mezunuyum. Ayakkabı boyacılığı yaptığımı da profilime yazdım. Bu kendimi acındırmak için değil benim gibi toplum arasında yeteneği olup ta cesaret edemeyen insanlara cesaret vermek içindir. Allah-ü Teala’nın sanatının taklitçisiyim, Avrupa’nın taklitçisi değil.”
‘Şairlik haddim değil’
Şair Tan, Mürekkep adlı şiir kitabının kapağındaki terazi figürlerini ise şöyle tanımladı:
“Terazi iki kefelidir. Bir kısmında kıymetli maden var, elmas ve safir var. Diğer kesede hokka kalemden damlayan bir damla mürekkep var. Terazinin mürekkep tarafı daha ağır basıyor. Bilgi ve ilim bütün maddi değerlerden daha değerlidir o anlamda. Mürekkep öğrenmenin ve öğretmenin bir aracıdır. Şairlik benim haddim değil, ben yazmaya çalışıyorum. Şairlik popülizm olmak için değil toplumun dili olmak için yazılmalı. Ayrıca şair olmak için şiir yazılmamalı. Sanat icra edebilmeli insan ve Türk diline yeni bir deyim kazandırabilmeli. Basma kalıp sözlerden kurtulmalı. Böylelikle hem dilimiz zenginleşir hem insanların ufkunu açar hem de onları düşünceye sevk eder.”