Onur SAĞSÖZ / PUSULA
Erzurum’un işgalden kurtarılışının 95’inci yıldönümü öncesinde Erzurumlu tarihçi yazar Muzaffer Taşyürek, Rus istihbaratı KGB’nin işgal sırasında çektiği görüntü ve fotoğraf arşivlerini kamuoyuyla paylaştı. Rus istilasının an be an kaydedildiği yürek burkan görüntülerde göğüs göğse çarpışma anları bile yer alıyor.
Yüzyıllar boyunca birçok medeniyete eşiklik etmiş Erzurum, işgalden kurtarılışının 95’inci yıldönümünü kutlamaya hazırlanıyor. 12 Mart 1918’te Kazım Karabekir ve arkadaşlarının Rus ve Ermeni çetecilerinden arındırdığı Erzurum’un tarih boyunca birçok milletin elinde bulundurmak istediği bir şehir olduğunu söyleyen tarihçi yazar Muzaffer Taşyürek, kurtuluşun yıldönümü öncesinde KGB arşivlerinden elde ettiği görüntü ve fotoğrafları kamuoyuyla paylaştı.
ADIM ADIM İŞGAL
1916 yılında Rusların Erzurum’a ilerleyişlerinin yer aldığı görüntülerde Ermeni öncüler göze çarpıyor. İşgalin adım adım kayıt altına alındığı karelerde Rus askerlerinin Erzurum haritası ve o tarihlerde yapılmış bir maketi üzerinde strateji belirlemeleri görülüyor. Görüntülerdeki en çarpıcı nokta ise Rus topçularının Erzurum tabyalarını dövmesi ve silahlı çatışmalar. Ayrıca göğüs göğse muharebe de tüyler ürpertiyor. Yürek burkan bir diğer görüntü de esir alınan Erzurumlular. Bugün bile akıbetleri bilinmeyen yüzlerce Erzurumlunun yer aldığı görüntüler bu toprakların kolay kazanılmadığının en önemli kanıtı olarak duruyor.
“TÜRK ASKERLERİ ÇİFTE MİNARELİ MEDRESEYİ UÇURACAKTI”
Erzurum’un medeniyetler kadar askeri açıdan da büyük bir stratejik öneme sahip olduğunu anlatan Muzaffer Taşyürek, kentin bugün bile doğalgaz ve petrol borularının geçtiği bir güzergahta olduğuna dikkat çekti. Tarih boyunca Rus saldırılarının durmak bilmediğini anlatan Taşyürek, istilacıların son olarak Kargapazarı üzerinden şehre girdiğini anlattı. Asker hatıratlarını paylaşan ve Mehmet Nusret Som’un kaleme aldığı Tarihçe-i Erzurum kitabını kaynak gösteren Taşyürek, o dönemde cephanelik olarak kullanılan tarihi Çifte Minareli Medrese’nin Rusların eline geçmemesi için Türk askeri tarafından havaya uçurulmak istendiğini dile getirdi.
“İSTANBUL KAPI’YI BİZİMKİLER HAVAYA UÇURMUŞ”
Taşyürek şunları söyledi. “Şehrin düşeceğini anlayan dönemin Valisi Tahsin Uzer, Talat Paşa’ya telgraf çekiyor ve Rusların yakınlaştığını ne yapılması gerektiğini soruyor. O tarihlerde Kargapazarı’nda halk direnişe geçiyor ve orduya zaman kazandırmak, askerin geri çekilmesini sağlamak için Ruslara karşı savaşıyor. Bu dünyanın hiçbir yerinde görülmüş bir olay değildir. Erzurumlunun fedakârlığı tarih boyunca sadece Aziziye ile kalmıyor. Kargapazarı direnişini kimse bilmiyor yeni yeni öğreniyor insanlar. Halk askeri korumaya çalışırken, kentte kalan son gruplarda Erzurum’u terk ederken askeri binaları ve birçok önemli binayı ateşe veriyor. Hatıratlarda var İstanbulkapı’yı bizimkiler havaya uçurmuş. Tüm cephanelikleri hava uçurmuş. Ancak işin kötüsü ahaliye haber verilmemiş. Sadece İstanbulkapı’da meydana gelen patlamada kaynaklara göre 300-400 Erzurumlu ölmüş. Bu konuyla ilgili Tarihçe-i Erzurum kitabında Mehmet Nusret Som bununla ilgili ilginç bilgiler veriyor. Bunlardan biri de tarihi Çifte Minareli Medrese’nin bizimkiler tarafından havaya uçurulmak istenmesi. O dönemlerde cephanelik olarak kullanılan tarihi mekanı dinamitlerle donatan askerlere mahalleli izin vermemiş ve Erzurumlular dinamitleri duvarlardan sökmüş.”
İŞGALDEN ÖNCE VE SONRA ERZURUM
Osmanlı arşivlerinde de yer alan ve biri 1914 diğeri de 1918 yılında çekilen iki Erzurum fotoğrafı savaşın bıraktığı izleri açıkça gösteriyor. Rus işgalinden önce derli toplu bir görüntüsü olan Erzurum, yaklaşık 4 yıl süren istila sonrasında adeta hayalet bir şehre dönmüş olarak görülüyor.