Erzurum Konaklı Kayak Merkezi’nde geçen yıl antrenman yaptığı sırada düşerek hayatını kaybeden Milli Kayakçı Aslı Nemutlu’nun ölümü ile ilgili davanın birinci mahkemesi Erzurum Adliyesi’nde görüldü. Mahkeme, keşif yapılmasına karar vererek 6 Mart 2013 tarihine ertelenirken anne Nemutlu, gözyaşlarına boğularak, “Adaletin yerini bulmasını istiyorum” dedi.
Aslı Nemutlu’nun annesi Ayşe Elerman Nemutlu ile babası Ahmet Metin Nemutlu’nun avukatları ile birlikte katıldığı duruşmada, Kayak Federasyonu’ndan bazı temsilciler de hazır bulundu. Saat 14.00’de başlayan duruşmada savunmalar yapıldı. Anne Ayşe Elerman Nemutlu, kızı Aslı’nın 2004’ten beri TKF’nın lisanslı sporcusu olduğunu, 2006’dan bu yana da milli takımda yer aldığını anımsattı. Kızının ölümündeki tek nedenin kar perdeleri önündeki koruyucu ağların bulunmamasına bağlayan Nemutlu, Federasyon Başkanı Ayık’ı eleştirdi. Ayrıca ambulans, sağlık ekibinin de bulunmamasını eleştiren Nemutlu, antrenman yapılan pistlerin hem uzunluk hem de genişlik bakımından yetersiz olduğunu iddia etti. Dar olan pistte birden fazla kulübün antrenman yaptırılmasını sakıncalı anne Ayşe Elerman Nemutlu, şöyle konuştu:
“Aslı’nın ölüm nedeni, yanlış kayması veya kaymayı bilmemesi değil. Keşke kızım yerde sürünseydi, ölmezdi. Aslı, sürüklenmeden direkt kar perdelerine çarptı. Kayaklarının çıktığını söylüyorlar ama ikisi de ayağındaymış. Kar perdeleri olmasaydı, kızım ölmeyecekti. Kızımın ölümünden sorumlu olanlardan davacıyım. Özer Ayık, her ne kadar sorumluluğu almasa da o pistlerin sorumlusu Türkiye Kayak Federasyonu’dur. Yabancı ülkelerde kazadan hemen sonra hava ambulansı indiriliyor. Sağlık görevlisi boyunduruk takarak sporcuyu ambulansa alıyor. Bırakın burada hava ambulansını, sedyeli kar motoru bile yok. 25 dakika ambulansın gelmesi bekleniyor. Çocuğumu kucaklarda taşımışlar. Taşıyanlara teşekkür ediyorum.”
Aslı’nın babası Ahmet Metin Nemutlu, kuralların ve yönetmeliklerin laf olsun diye yapıldığını, uygulanmadığını iddia etti. Nemutlu, Aslı’nın ölümünden sonra bazı olumsuzlukların düzelmesini beklediklerini, örneğin Bursa’daki yarışlarda ağaçlara sünger yatak bağlayarak komik önlemler alındığını söyledi. Ahmet Nemutlu, “Ancak hiç bir şey kızımı geri getiremez. İhmali olan kişi ve kuruluşlardan şikayetçiyim” dedi.
Sanıkların tutuksuz yargılandığı dava olay yerinde keşif yapılmasına karar verilerek 6 Mart 2013 tarihine ertelendi.
Duruşma bitiminde adliyeden çıkan baba Ahmet Metin Nemutlu, “İnşallah yargı sonunda doğru kararı kusurlular ve hatası olan kişiler cezayı alır. Biz de rahat ederiz. Aile olarak kendimizi rahat ettirecek başka husus kalmadı. Her şeyin bir miladı olmalı. İnşallah bu milat olur” diye konuştu.
Ayşe Elerman Nemutlu da gözyaşlarına boğularak, “Amacımız, kayak sporunun daha sağlıklı bir ortamda devam etmesi. Sorumlu kişiler sorumluluklarını kabul etmedikleri için sorumsuzluk suçu getirdi. İnşallah eşimin de söylediği gibi gerçek suçlular cezasını alır. Adalet yerini bulur” dedi.
OLAY
Konaklı’da 13- 15 Ocak günleri yapılacak olan Alp Disiplini 1. Etap Yarışmasına katılmak için İstanbul’dan Erzurum’a gelen Milli Kayakçı Aslı Nemutlu, 12 Ocak 2012 tarihinde Bayanlar Süper G pistinde antrenman yaparken kayağının ayağından çıkması sonucu tahta perdelere çarpmış ve 17 yaşında hayatını kaybetmişti. Kazayı aydınlatmak için soruşturma başlatan Cumhuriyet Savcılığı, Atatürk Üniversitesi Üniversitesi Beden Eğitim ve Spor Yüksekokulu (BESYO) Spor Sağlık Bilimleri Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatih Kıyıcı ve aynı okuldan Yrd. Doç. Dr. Orcan Mızrak’ı bilirkişi olarak atamıştı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü Müfettişliğince düzenlenen rapora da yer veren Cumhuriyet Savcısı Hasan Dalak’ın hazırladığı iddianame, 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesinde kabul edilmişti.
2- 6 YIL ARASINDA HAPİS İSTEMİ
Hazırlanan 22 sayfalık iddianamede, müşteki olarak Aslı’nın annesi Ayşe Elerman Nemutlu ile babası Ahmet Metin Nemutlu yer aldı. ‘Şüpheli’ olarak ilk sırada antrenör Recep Süleyman Dilik, ardından TKF Başkanı Özer Ayık, ardından antrenör Fidan Kırbaç Özbakır, Kayak İl Temsilcisi Nevzat Bayraktar yer almıştı. Tüm şüpheliler için ayrı ayrı olarak TCK’nın 85/1’inci maddesi uyarınca ‘taksirle ölüme neden olmak’ suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemi ile dava açılmıştı.