Onur SAĞSÖZ / PUSULA
Özel İdare, Büyükşehir Belediyesi, Atatürk Üniversitesi, Ticaret Borsası, Tarım Kredi Kooperatifi ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin ortaklığıyla kurulması planlanan Erzurum Organize Besi Bölgesi (EROBB) projesi rafa kaldırıldı. Kente büyük bir katma değer sağlayacak yaklaşık 20 milyon TL’lik projenin neden sumen altı edildiği merak konusu oldu.
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından 2011 yılı başlarında hazırlanan ‘Cazibe Merkezlerini destekleme programı’ kapsamında gündeme getirilen Erzurum Organize Besi Bölgesi projesi sözde kaldı. Her kesimin beğenisini kazanan projenin Özel İdare, Büyükşehir Belediyesi, Atatürk Üniversitesi, Ticaret Borsası, Tarım Kredi Kooperatifi ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin ortaklığıyla kurulması öngörülmüş, hayvancılığın kalkınması için ‘umut’ olarak değerlendirilmişti.
Hayvan sayısı artacaktı
Projede 50, 100 ve 500 büyükbaşa kadar hayvan kapasiteli ahırları içerecek olan EROBB’un toplam 100 hektarlık (1000 dönüm) bir alana kurulması planlanmıştı. 50 başlık ahırlardan 1 dönüm alanlara 50 adet, 100 başlık ahırlardan 2,5 dönümlük alanlara 50 adet ve 500 başa kadar hayvan alabilecek kapasitedeki ahırlardan ise 15 dönümlük alanlara 5 adet kurulacak olup toplam 10 bin hayvan kapasitesi hedeflenmişti.
Gündeme geldi ama…
Raporun ardından bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri projenin bir an önce hayat bulması için söylemlerde bulunurken, aradan geçen zaman içinde adı geçen kurumlardan hiçbir girişimde bulunulmadı. Yaklaşık 20 milyon liraya mal olacak projenin neden rafa kaldırıldığı merak konusu olurken, KUDAKA tarafından hazırlanan raporda EroBB projesi hakkında özetle şu bilgilere yer verilmişti.
“Çok cazip bir proje”
“Erzurum’un cazibe merkezi olabilmesi, bölgenin en önemli ekonomik faaliyet unsuru olan hayvancılığa ve buna bağlı sanayiye bağlıdır. Türkiye’de hayvan mevcudu bakımından TRA1 bölgesi ilk sırada yer almakta iken hayvansal üretimde ise 5. sırada yer almaktadır. Bu durum hayvancılığın yeterince organize yapılamadığını, üretimde kaliteye dikkat edilmediğini ve nihayetinde katma değerin de istenilen düzeye ulaşılamadığını göstermektedir.
DPT’nin Cazibe Merkezleri Destekleme Programı çerçevesinde Erzurum için organize besi bölgesinin kurulması bölgenin en temel sıkıntılarına ciddi oranda destek olacaktır. Nitelikli ve kaliteli üretimle birlikte kümelenmenin yansımaları, Erzurum’u sadece Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’nin değil aynı zamanda Doğu Anadolu’nun hayvancılık yönünden cazip bir alanı kılacaktır. Böylece doğunun batıya açılan kapısı olan Erzurum aynı zamanda oluşacak potansiyelle batının ilgisini de bölgeye çekecektir. İşletme dâhilinde yerel katılımcılara organizasyonda yer almalarına imkân sağlayacak yapısal oluşumların varlığı hususuna ayrıca ihtimam gösterilecektir. Bu amaçla, süt inekçiliği kreşi ve tosunbank gibi oluşumlar organizasyonda yer alacak ve yerel üretici ve çiftçilerin de katılımları sağlanacaktır. Özellikle pazarlama noktaları oluşturularak üreticilerin buralarda kendi ürünlerini piyasaya arz etme imkânlarında kolaylıklar gösterilecek ve EROBB’un bölgenin hayvancılık merkezi haline gelmesi sağlanacaktır.”
Herşey düşünülmüştü
“Proje kapsamında yer alan üniteler; idari ve veterinerlik ünitesi (hayvan kayıt sistemi, laboratuar, idari-teknik çalışma büroları, toplantı salonu, sosyal tesisler v.s.) besi üniteleri, arıtma sistemi ve gübre biriktirme ünitesi, hayvancılığa dayalı sanayi üniteleridir. Proje kapsamında en önemli ünitelerden biri olan karantina alanı, besi ünitelerinden en az 3 (üç) km uzaklıkta başka bir alana yapılandırılacaktır. Karantina bölümü 50 baş kapasiteli olup, işletmeye gelecek hayvanlar karantina bölümünde 1 ay müşahede altında tutulup gerekli sağlık hizmetleri (aşılama, paraziter mücadele, kayıt sistemi, vb.) verildikten sonra besiye alınacağı bölüme işletmeye ait araçlarla transfer edilecektir. ErOBB bünyesinde “Gıdacılar Çarşısı” oluşturularak hayvansal üretimin halka arzı sağlanacaktır. Çarşıda süt ürünleri ve et ürünlerinin yanı sıra bunlara yönelik yan sanayi ürünlerinin pazarlanması da düşünülmektedir. Üreticiden halka sunumla daha ekonomik pazarın yanı sıra kontrollü ve kayıtlı üretim sağlanmış da olacaktır. Projede, katı dışkı atık depolama alanı ve arıtma tesisleri alanı olarak yeterli miktarda yer ayrılmış olup, bu alanda birikecek atıklar 6 aylık periyotlar halinde kompost hale getirildikten sonra tarım alanlarına sevk edilecektir. Ayrıca katı atıkların değerlendirilmesi amacı ile organik gübre fabrikası kurulması nihai planların içerisinde yer almaktadır.”