Erzurum’da yürütülen SODES projesi kapsamında eski hükümlüler demir parmaklıklar ardında yaşadıklarını ‘altın bilezik’ olarak nitelendirdikleri kaynakçılık mesleğiyle unutuyorlar.
Erzurum Valiliği, Cumhuriyet Başsavcılığı ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak protokolü sonucu Erzurum Adliyesi’nin bünyesinde bulunan Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen ‘Sosyal Destek (SODES) Toplumla Kaynaştırma ve İstihdam Projesi Kaynakçılık 3’ kursu, eski hükümlülerin topluma kazandırılmasında önemli rol oynuyor. Şubat ve temmuz aylarını kapsayan ve 800 saat süren kaynakçılık kursu, işledikleri suçtan ötürü cezaevinde yatan eski hükümlülerin demir parmaklıklar ardında yaşadıklarını unutmalarına yardımcı oluyor. Elektrik, ark, oksigaz ve gaz altı kaynakçılığı ile teknik resim konularındaki teorik bilgilerini pratiğe geçiren 17-50 yaş aralığındaki 13 eski hükümlü, alanında usta olan kişilere kısa zamanda edindikleri başarıyla şapka çıkartıyor. Aleminyum ve bakır kaynakçılığı konusunda da uzman olan eski kader mahkumları, ismini bile duymak istemedikleri cezaevinin adını hafızalarından çalışarak siliyor. Demir parmaklığı, demiri işleyerek unutan eski kader mahkumlarının çalışkanlığı hocalarını da son derece mutlu ediyor.
“Onlar altın bileziği gerçekten hak ediyorlar”
Kaynakçılık kursu eğitmenlerinden Hikmet Binici, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, kaynakçılık kursunun eski hükümlülere meslek kazandırma noktasında bir altın bilezik özelliği taşıdığını söyledi.
Binici, “Kursa eski hükümlüler katılıyor. Arkadaşların azim ve çalışmaları bizleri çok mutlu etti. Gurur verici bir becerileri oldu. Onlar altın bileziği gerçekten hak ediyorlar” dedi.
Toplumda eski hükümlü kavramının farklı algılamalara neden olduğunu da anımsatan Binici, şunları kaydetti:
“Toplumda eski hükümlü dediğiniz zaman başta ben olmak üzere insanların bir çekimser bakış açısı var. Ama öyle değilmiş. Kendilerinden çok memnun kaldık. Belli bir tereddütle bu kursa başladık. Biraz da tedbirli davrandık. Sırf eski hükümlü sıfatından ötürü. Fakat onları tanıdıkça ismin ve sıfatın önemli olmadığını öğrendik. Onların samimi duyguları var. Eski hükümlü oldukları için artı bir başarıları da var.”
Binici, kursiyerleri eski hükümlülerin örgün eğitimdeki öğrencilerden bile daha başarılı olduğunu bildirdi.
Eğitmen Hikmet Binici, eski hükümlülerin kaynakçılık kursuyla topluma kazandırıldığını ifade ederek, “Toplum ve ben bu arkadaşlarımızı kazandık. Bizim eski hükümlülere bakış açımız değişti. İyi bir kaynakçı olmalarıyla beraber onlarla iyi birer arkadaş ve dost olduk. İnsanları eski hükümlü diye değerlendirmeyelim. Beni çok etkilediler. Bu arkadaşlarımız çok bilinçliler” diye konuştu.
“Cezaevini aklıma getirmek bile istemiyorum”
Eski hükümlü Fuat Töreli de, kendilerine bu imkanı sunan devlet yetkililerine teşekkür etti.
Töreli, “Meslek öğrenmek güzel bir şey. Boş gezmektense en azında bir mesleği öğrenmek çok önemli bir şey. Cezaevinde olmaktansa bu şekilde çalışmak bizim için çok güzel. Cezaevini aklıma getirmek bile istemiyorum. Altın bileziği değerlendirmemiz lazım. Devlet büyüklerimizden Allah razı olsun” şeklinde konuştu.
“Buraya geldiğim zaman dışarıyı aklımdan siliyorum” diyen Töreli, eski hükümlüler olarak aldıkları eğitime odaklandıklarını, başarının da bu sayede oluştuğunu kaydetti.
“Geçmişteki bütün hatalarımızı kaynak yaparak unutuyoruz”
Eski hükümlü Fatih Çiftçi de, kurstan büyük keyif aldığını, kaynakçılık mesleği sayesinde cezaevinde geçmişte yaşadıklarını unuttuğunu belirtti.
Çiftçi, “Geçmişteki bütün hatalarımızı kaynak yaparak unutuyoruz. Sertifikayı aldıktan sonra güzel bir işe gireceğiz. Geçmişte yaptığım hataları buradaki eğitimle hafızamdan siliyorum. Bu altın bileziği koluma takmak istiyorum. Toplumda iyi bir fert olmak için de öğrendiğim meslekle insanlara yardımcı olmak istiyorum” dedi.