Erzurum/zirve2000 Erzurum, 20. yüzyılın ortalarında karanlık geceleri aydınlatan tarihi bir gelişme ile ışıklandı. Bundan tam 85 yıl önce Mehmet Durak Kerget, şehrin elektriğe kavuşmasında büyük emeği geçen isimler arasında yer aldı. Erzurumlu emekli edebiyat öğretmeni Hasan Kerget’in anlattığı o günler 1940’lı yılların Erzurum’unu gözler önüne serdi. O yıllarda elektrik Türkiye’nin birçok bölgesinde henüz yaygınlaşmamışken, Mehmet Durak Kerget’in yaptığı çalışmalarla aynı zamanda Erzurum’a modern yaşamın kapıları da aralandı. Kerget’in montajını yaptığı küçük çaplı motor sistemleriyle başlayan süreç, kısa sürede mahalleleri ve resmi kurumları aydınlatmaya başladı.
Aydınlığa giden yol
Erzurum’a elektrik getiren Mehmet Durak Kerget’in hikayesini anlatan 73 yaşındaki oğlu Hayati Kerget, aydınlığa giden yolu şöyle anlatıyor: “1924 yılında Erzurum Dere Mahallesi, Bican Sokak’ta dünyaya gelen babam Mehmet Durak Kerget, küçük yaşlarda annesini kaybediyor. İlerleyen dönemlerde ise ilkokulu bile tamamlayamadan çalışmaya başlıyor. İlk önce Tebrizkapı’da soba ve semaver yapan bir ustanın yanında çıraklığa başlıyor daha sonra ise çeşitli işlerde çalışıyor.1944 yılında ise Kars’ta 4 yıl askerlik yapıyor ve asıl hikaye orada başlıyor. Askeri birliğin elektrik ihtiyacını karşılamak için küçük jeneratörün bakımı ile görevlendiriliyor. Orada öğrendikleri ile ilerleyen dönemlerde Erzurum’u elektriğe kavuşturuyor”
Kazım Yurdalan yaptırmış
Erzurum’un 1940’lı yıllarda elektrik ihtiyacının belli bir süre bugün Taşhan olarak bilinen Rüstem Paşa Bedesteninden giderildiğini aktaran Kerget, “O dönem dizel motorları bedestenin tarihi dokusu bozulmadan orta bahçeye monte edilmiş birimlerde yer alıyordu. Ayrıca motorların soğutma sistemine bağlı büyükçe bir havuz da yer alıyordu. Bu tesis dönemin belediye başkanı Kâzım Yurdalan tarafından Erzurum’a kazandırılmıştı. Küçük bir dizel motor da Mahallebaşında eski itfaiye binasında hizmet veriyordu. Bu motordan elde edilen elektrik, Kars Kapı ve civarındaki askeri birliklerin ihtiyacını karşılıyordu. Babam da o motorları bağlayarak Erzurum’u elektriğe kavuşturdu” diye konuştu.
Gece saat 23.30’da ışıklar sönüyor
Babasının asker dönüşü Taşhan’daki santralde işçi olarak göreve başladığını aktaran Kerget, “Babam bir Alman mühendisle birlikte motorların montesinde görev almış ve onu yakından gözlemleme şansı bulmuş. Böylece işin her türlü inceliğini kavramış. İlerleyen dönemlerde ise motorlarla alakalı her türlü bilgiye sahip, yetkin biri haline gelmiş. Hatta elektrik santralinde bulunan, “Miller”, “Chreysler”, “Doche”, “Fairbanks” markalı dört dizel motorun her türlü arızasını giderebilecek, dizel motorlar arasındaki güç dengesini hesaplayabilecek seviyeye gelmiş. O dönem elektrik çok kıymetli ve gündüz bir motor devamlı çalışıyor. Oradan gelen elektrik ise hastane ve diğer önem arz eden birimlere gidiyor. Şehir, elektrik ışığıyla akşam saat 17.00’dan sonra aydınlanıyor ve gece saat 23.30’da bu ışıltı sona eriyor” dedi.
Şehre yeni elektrik santrali
Şehir büyüdükçe elektriğe olan ihtiyacın arttığını kaydeden Kerget, “Zamanla var olan santral yetersiz hale geldi. Dönemin Belediye Başkanı Edip Somunoğlu tarafından yeni bir dizel motor getirmesi için babam Adana’ya gönderildi. 80 ton ağırlığında, 1500 beygir gücünde “Benz” marka dizel motoru birkaç işçi ile söküp demiryoluna aktarırlar ve bu yolla önceden binası hazırlanmış olan Dar Hat Mevkii’ne getirirler. Yine 5-10 işçi ile bu ağırlığı, o günün imkânları ile vagonlardan indirip binaya alırlar. Ardından Kavak Kapıda yoğun bir çalışmayla o devasa motoru monte ederler” ifadelerine yer verdi.
Diğer şehirleri de ışığa kavuşturuyor
1960’lı yıllara gelindiğinde ise Tortum Hidroelektrik Santrali ile Erzurum’un kesintisiz bir ışığa kavuştuğunu aktaran Kerget, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Aynı yıllar, Rüstem Paşa Bedesteninin de restoreye alındığı yıllar. Burada bulunan santral, zaman içerisinde artık kullanım dışı bırakılıyor. Tortum Hidroelektrik Santrali ve Kavak Kapı’daki 1500 beygirlik dizel motorun gücü Erzurum’a yeterli geliyor. Şehrin elektrik problemini çözdükten sonra Taşhan’daki dizel motorlardan birini Ağrı’ya, birini Hınıs’a, bir diğerini de Gümüşhane’ye monte etmeye gidiyor”
Erzurum’a temiz içme suyu
1970’li yıllarda ise babasının belediye tarafından şehrin içme su pompalarının montesi ile görevlendirildiğini ifade eden Kerget, “İlk önce Dadaş Köyü’ndeki kuyu motopomplarını monte ediyor. Bu motopompların ana depoya topladığı suyu, Tepe Mezarlık’taki depoya pompalayan, yine Tepe Mezarlık deposundaki suyu Sütevleri ve Kiremitlik depolarına pompalayan büyük su motorlarını monte ediyor. Böylece şehre temiz içme suyunu da getirmiş bulunuyor” diye konuştu.
Havuzbaşında ilk trafik lambası
81 yaşında babasının hayata gözlerini yumduğunu aktaran oğlu Hayati Kerget, babasının Erzurum’a yaptığı bir diğer hizmetinin ise ilk kez Havuzbaşına kurulan trafik lambaları olduğunu dile getiriyor. 1950’li yıllarda trafik lambaları olmadığı için akışın polisler tarafından yapıldığını anlatan Kerget, “O dönemler çocuktum ve trafik lambaları olmadığı için akışı polislerin sağladığını hatırlıyorum. Öyle bir zamanda ilk kez Havuzbaşına trafik lambalarının kurulması planlandı ve babam yeniden işe koyuldu” dedi.


BAŞÇOBAN AİLESİ BÜYÜK ŞOK YAŞADI
BAŞÇOBAN AİLESİ BÜYÜK ŞOK YAŞADI
SABUNCUOĞLU’NA BÜYÜK ÖDÜL
Valiler Kararnamesi üzerinden kim ne hesap ediyor?
BAŞKAN YURDAGÜL ÇİLEDEN ÇIKTI
ÇIĞ FACİASININ DURUŞMASI KASIMDA
Bişkek’de doğum günü sürprizi
Aşil tendonundan sakatlandı
