Erzurum/zirve2000 Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesinde Kovid-19 tedavisi gören ve sağlıklarına kavuşan 26 kişi daha taburcu edildi. Pusula Gazetesi, onlarca vatandaşın sağlığına kavuştuğu, bir o kadarının da halen tedavi altında bulunduğu yoğun bakım ünitesine girerek doktor ve hastalar ile görüştü.
Cihat İncesu/Manolya Bulut/Pusula/ Özel Haber
Erzurum’da Kovid-19 hastalarının umudu olan, teknik altyapısı ve sağlık personeli ile en ön saflarda yer alan Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi, virüsle destansı bir mücadele veriyor. Yoğun bakım ünitelerinde görev yapan isimsiz kahramanlar, her şeylerinden taviz vererek cana can katıyorlar.
Kim bu isimsiz kahramanlar? Nasıl bir ruh halindeler? Nelerden fedakârlık ediyorlar? Yoğun bakım ünitelerinde nasıl bir prosedür işliyor? Tedavi görenlerin durumu nasıl? Dışarıda kalan vatandaşlara mesajları ne?
Tüm bu soruların yanıtını Pusula Gazetesi, sizler için araştırdı. Krornavirüsle mücadelenin yapıldığı merkezin kalbine giren Yazı İşleri Müdürü Cihat İncesu ve Muhabir Manolya Bulut, her türlü riske karşı Türk Basınında ilk kez yoğun bakım ünitelerini görüntüledi.

Güvenlikten ödün yok
Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitelerinde katı güvenlik tedbirleri mevcut. Özel şifreler ile girilebilen merkezde, tüm personel için sıkı prosedürler uygulanıyor. Yoğun bakım ünitesinin bulunduğu kata görevlilerin haricinde kimse yaklaştırılmıyor.
Hastanede iki ayrı bölüm oluşturulmuş. Bir bölümünde durumu daha hafif olan hastalar yatıyor. Diğer bölümde ise daha titiz bakıma ihtiyaç duyan hastalar mevcut. Yoğun bakım ünitesinde ise şu an için üç kişi tedavi görüyor. Entübe edilmiş durumu ağır olan ise bir hasta var.
Yoğun bakım
Yoğun bakım bölümünde şu an için 4 hasta tedavi görüyor. Hastaların her türlü ihtiyaçları görevliler tarafından karşılanıyor. Bu bölümlerin bulunduğu koridorlarda bile maskesiz, gözlüksüz, eldivensiz ve tulumsuz gezmek kesinlikle yasak. Doktoru, hemşiresi ve hasta bakıcısı güvenliğe azami dikkat ediyor. En küçük bir ihmalin sonuçlarının ağır olacağı bilinci ile hareket ediliyor.

Hastalardan mesaj var!
Yoğun bakımda tedavi gören hastalar, yetkililerin ikazlarına kesinlikle uyulmasını istiyor. Hasta mahremiyetinden dolayı ismini vermek istemediğimiz koronavirüs hastaları, bu işin şakaya gelir tarafının olmadığını ifade ederek, “daha düne kadar maske almaya gidiyordum. Nasıl kaptığımı dahi anlamadım. Kesinlikle o kalabalıktan kaptım. Bir müddet sonra öksürük ve tat ala duygumu yitirdim. İlk geldiğimde çok daha kötü durumda idim. Ancak şu an yapılan tedaviler ile kendimi daha iyi hissediyorum. Vatandaşları bu hasta yatağımdan uyarıyorum. Çok dikkat etsinler, mesafeyi korusunlar ve kesinlikle kalabalıktan uzak dursunlar” diye konuştular.

Tulumla çalışmak zor!
Yoğun bakım ünitesinde kurallar her kez için geçerli. Görevli personel titizlikle bu kurallara uyarak sosyal hayatlarından ödün veriyorlar. Maske ve özel kıyafetlerle çalışan personel, ter kan içinde saatlerce mesai yapıyorlar. Özel hayatlarına da dikkat eden sağlık çalışanları, aileleri ile direk temas kurmuyorlar. Karantina altında olan personelden kimisi çocuğunu haftalardır görmemiş, kimisi anne babasını. Hasreti görüntülü telefonlar ile gidermeye çalışıyorlar.

Burada yaptığımız bir ekip işi
Ekip olarak mücadele verdiklerini belirten Dr. Öğr. Üyesi Buğra Kerget, “ Doktorlar, hemşireler, hasta bakıcılar, temizlikçiler, güvenlik görevlileri hepimiz bir işin ucundan tutuyoruz. Hepimizin bu işte büyük emeği var. Herkes canla başla çalışıyor. Bu bizim işimiz, bu süreçte elimizden gelen neyse ortaya koymak durumundayız. Olağanüstü zamanlardan geçiyoruz. Her arkadaşımız elini taşın altına koymuş durumda. Herkes büyük bir özveri ve titizlikle işini yapıyor. Bu zamanlar geçtiğinde vicdanımız rahat bir şekilde arkamıza bakabileceğiz, içimiz rahat olacak” dedi.

Her türlü şüpheli vakanın titizlikle kontrol edildiğini anlatan Kerget, “ Şüpheyle gelen hastalarımızdan önce kabin içerisinde sürüntü alıyoruz ve gözlem altında tutuyoruz. Ardından test aşamasına geçiyoruz. Daha sonra pozitif çıkarsa durumuna göre ilgili bölümlerde tedavi altına alıyoruz. Her gün tek kullanımlık tulum, galoş, eldiven, n95 maske, tulum ve koruyucu gözlüklerimiz ile çalışıyoruz. Bu kıyafetle 8 saat aralıksız çalışıyoruz. Eğer nöbete devam edeceksek hepsini atıp yenileri ile değiştiriyoruz. Eğer hastayla temasımız olacaksa bu kıyafetin üzerine boks önlüğü dediğimiz bir önlük var, onu giyip işlem bittikten sonra hemen çıkarıyoruz. İçerisinde durmak cidden zor ama kendi güvenliğimiz için mecburuz. Benim eşim de Göğüs Hastalıklarında görev yapıyor. İkimiz de bu virüsün bir an önce atlatılması için çaba sarf ediyoruz. Aramızda evine gitmeyen, yurtlarda kalan, çocukları veya yakınları ile sadece telefondan görüşen arkadaşlarımız var. Bazı arkadaşlarımız evlerine gitse dahi çok fazla özen gösteriyorlar. Yakınlarından uzak duruyorlar” diye konuştu.

Sosyal mesafeyi koruyalım
Virüsle mücadelede sosyal mesafenin önemine dikkat çeken Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Zülküf Kaya, “ Covid-19 sanıldığının aksine akciğerlerden çok böbreklere daha fazla hasar veriyor. Durumu ağırlaşan hastalarda böbrek yetmezliği görüyoruz. Daha önce böyle bir sıkıntısı olmamış, hassaslığı olmayan hastalarımızda da böbrek yetmezliği gördük. Genç hastalarımız da var. Vatandaşlar lütfen sosyal mesafeye dikkat etsinler. Aynı evin içinde dahi olsa mesafeyi koruyalım. Burada oğlundan virüs kapmış bir hastamız var. Mesela şu an oğlunun durumu iyi, ancak baba yoğun bakımda. Sevdiklerimizi korumak bizim elimizde” ifadelerini kullandı.

Zorlu bir süreçten geçiyoruz
Sürecin zor ve ciddiyetle yürütülme gerektiğini ifade eden Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Fuat Gündoğdu ise her türlü zorluğa rağmen durumu iyi yönettiklerini söyledi.
Hastanede normal vakaların da tedavisinin aksamaması için personel düzenlemesine gittiklerini ifade eden Prof. Dr. Gündoğdu, “ Hastanenin normal düzeninde devam eden işlerinin de aksamaması lazım. Personellerin yarısı covid-19 tedavisine odaklanmış durumda. Yaklaşık 500 kişiyiz. Tüm enerjimizi, dikkatimizi buraya yoğunlaştırdık. Hastanede iki ayrı bölüm ayırdık. Bir bölümünde durumu daha hafif olan hastalarımız yatıyor. Bir bölümde ise daha titiz bakıma ihtiyaç duyan hastalarımız var.

Şu anda hastanemizde 18 pozitif vaka var, yalnızca 4’ü yoğun bakımda. Bir tanesi de entübe halde. Yaş ortalamaları ağırlıkla 40 yaşın üzerinde. 90 şüpheli hastamız var. Bunlar semptomları görülen, test sonuçlarını bekleyen hastalarımız. Bu zamana dek 52 taburcu ettiğimiz hastamız oldu. Yaklaşık 300 vatandaşı da takip ettik. Erzurum olarak iyi durumdayız. Umuyoruz en kısa zamanda bu süreci de atlatacağız” dedi.

FETÖCÜ ÖĞRETMEN YAKALANDI